dün akşam saat 8 civarında, oturduğumuz evin karşısındaki dairede yangın çıktı. ilk defa bir yangını bu kadar yakından gördüm. haydarpaşa’yı kadıköy’den izlemiştim içim sızlayarak, ama bu başkaydı gerçekten. çok yakındı ve korkutucuydu. ailecek hazırlanıp gerektiğinde dışarı çıkmak üzere hazır bekledik, gerek kalmadı neyseki. allahtan can kaybı ve yaralı yok.
hani insan biliyor, ölümlü dünya, ölümlü insan, her canlı ölümü tadacak falan. tamam eyvallah. ama, ne bileyim, bilmiyormuş gibi yaşıyor yine de. bir sürü plan yapıyor, hayaller kuruyor, saçma sapan şeyleri dert edip zamanının, enerjisinin canına okuyor. ciddi ciddi öleceğiz ya!
Afetler, belalar, musibetler, hastalıklar da olmasa; hiç hatırlamayacağız ölümü. Belki de bizi her daim uyanık tutmak için varlar.
belki de…
Gecmis olsun.
Her anin tadini cikarmak icin ugrasmak gerek…
Banu
teşekkür ederim banu, doğru diyorsun, insan yaşayamadığı, elinden kayıp giden zamanlara üzülür en çok, dolu dolu yaşanan zamanlar zaten bizim olmuştur.